timberland outlet polos lacoste mbt baratos nike roshe run ghd outlet hollister madrid nike outlet nike huarache joyas pandora Gafas ray ban ray ban baratas ralph lauren espa?a gafas oakley nike sb baratas new balance baratas nike free baratas boligrafos montblanc air jordan ireland new balance ireland

timberland outlet polos lacoste mbt baratos nike roshe run ghd outlet hollister madrid nike outlet nike huarache joyas pandora Gafas ray ban ray ban baratas ralph lauren espa?a gafas oakley nike sb baratas new balance baratas nike free baratas boligrafos montblanc air jordan ireland new balance ireland

19 Mart 2024 Salı
06:17
Düşünce   Önceki Haber     |     Sonraki Haber       |      ANA SAYFA
Hızlı Yazdır! Hızlı Yazdır        
Yazı boyutunu:    

Tarih/Saat: 17 Mart 2019 Pazar, 23:30:41

İslam'da Zekâtın Yeri ve Önemi!..

Malî bir ibadet olan zekât, İslam'ın beş temel esasından biri olup hicretin ikinci senesinde, oruçtan önce farz kılınmıştır. Zekât, Kuran-ı kerimde otuz iki yerde namazla birlikte zikredilmiştir.

Zekât, lügatte; artış, temizlik ve bereket demektir. İslam'da ise, dinen zengin olan kimselerin mallarının belli bir miktarını, ihtiyacı olan müslümanlara zekât niyetiyle vermeleri mânâsına gelir. Fakirin hakkı çıkarılarak malı, cimrilik kirinden arındırarak da şahsı temizlediği ve malda berekete sebep olduğu için bu ibadete zekât denilmistir. Kuran-ı kerimde şöyle buyurulmaktadır: “Onların mallarından zekât al ki, bununla onları temizleyesin ve arındırasın.” (Tevbe: 103) “Siz hayır yolunda ne harcarsanız, Allah onun yerini doldurur.” (Sebe 39) Ayrıca malı temizleyip sıhhat ve kemaline sebep olduğu ve kişinin imanındaki sadakat ve olgunluğu gösterdiği için zekâta “sadaka” da denilmiştir.

Bir şeyin önemi, Te'min Ettiği Fayda İle Ölçülür

Bir şeyin önemi, insanlığın ona olan ihtiyacı ve te'min ettiği fayda ile ölçülür. Zekâtın; zekât veren, zekât alan ve zekât alınıp verilen toplumda sağladığı faydalar gözönüne alındığında, onun ne derece büyük bir ehemmiyet ifade ettiği kendiliğinden ortaya çıkar. Zekât, her şeyden önce kulun, Allahü Teâlânın yüce emrine itaat edip, kulluğunu göstermesinin en güzel bir nişânesidir. Çünkü, zekât vermeyi Allah emretmiştir. Kulun vazifesi de; Rabbi tarafından emrolunduğu şeyi, yapmaktır. Müslüman; sevdiği, inandığı Rabbi'nden aldığı emri;  canının yongası olan malını hiçbir maddî karşılık beklemeden vererek yerine getirir.

Zekât, Nimetlere Karşı Bir Şükürdür

Zekât, aynı zamanda Allah'ın nimetlerine karşı bir şükürdür. Müslüman şöyle düşünür; elimdeki bu servet, bana yüce Allah'ın bir ihsanıdır. Nice insanlar vardır ki, benden daha güçlü ve daha bilgili oldukları halde bu mal varlığından yoksundurlar. Dolayısıyla yüce Mevlâ'nın nimetlerine karşı şükretmek gerekir. İşte bu şükür, farz olan zekâtın ödenmesiyle yerine getirilmiş olur. Müslüman, böylece şükür vazifesini yerine getirirken, aynı zamanda malının bereketlenip artmasını sağlayacak önemli bir iş de yapmış oluyor. Çünkü ayet-i kerimede buyuruluyor ki: “Eğer şükrederseniz, ben nimetlerimi daha da artırırım, ama nankörlük ederseniz, haberiniz olsun ki, azabım pek şiddetlidir!” (İbrahim 7) Bir hadisi serifte de: “Mallarınızı zekâtla koruyunuz, hastalarınızı sadaka ile tedavi ediniz, bela dalgalarını da dua ile karşılayınız.” (El-Cami'us-Sağir 3728) buyurulmaktadır.

Zekât, Allah Sevgisinin Güzel Bir Göstergesidir

Zekât; mü'minlerin Allah sevgisini, mal ve servet sevgisinden üstün tuttuklarının güzel bir göstergesidir. Çünkü, zekâtını veren kimse, hiçbir maddî karşılık beklememektedir. Bunu, sadece ibadet niyetiyle Allah rızası için yapmaktadır. Binaenaleyh zekât vermek; “Ey müminler! Mallarınız ve çocuklarınız sizi, Allah'ı anmaktan alıkoymasın, böyle olanlar hüsrana uğrayanlardır.” (Münafikun 9) ayet-i kerimesinin işaret ettiği mânâyı gerçekleştirir.

Zekât, çok kuvvetli bir iman alametidir. Öyle ki müminlerle savaşan müşrikler, tevbe edip namaz kılmaları ve zekât vermeleri halinde, savaş hali kalkar ve o kişiler müminlerin din kardeşi olurlar. Allahü Teala şöyle buyuruyor: “O halde, hürmetli (yasak) aylar çıkınca, artık o müşrikleri bulduğunuz  yerde öldürün; onları yakalayıp esir edin, onların geçebileceği bütün geçit başlarını tutun. Eğer tevbe eder, namaz kılar ve zekâtı verirlerse, onları serbest bırakın. Allah'ın mağrifeti ve rahmeti boldur.” (Tevbe 5)

Zekât, Muhtaçlar İçin Bir sosyal Güvencedir

Zekât, muhtaçlar açısından da son derece önemlidir ve onlar için çok büyük bir sosyal güvencedir. Çünkü zekâtın kimlerden alınıp kimlere verileceği, bizzat Kur'an-ı kerimde açıkça bildirilmiştir.

Zenginlerin alabildiğine lüks ve sefahate dalmaları, yoksul ve muhtaçları düşünmemeleri; geçim darlığı çekenlerin, kendilerine kıskançlık ve kin duymalarına sebep olur. Bunun neticesi olarak da toplumda sosyal patlamalar, huzursuzluklar, sınıf kavgaları ve isyanlar görülebilir. İşte zekât, bütün bu menfî hâdiselerin önünde güçlü bir set ve dara düşenleri koruyan  güzel bir malî şemsiyedir.

Zekât, İslam'ın Köprüsüdür

Zekât, insanlar arasındaki dayanışmanın sağlanmasına yardımcı olur. Zenginlerle fakirler arasındaki mesafeyi daraltır. Fakirlerin gönüllerinde, zenginlere karşı doğabilecek kıskançlık ve kin ateşini söndürür. Peygamber efendimiz, “Zekât, İslam'ın köprüsüdür.” (El-Câmi'us-Sagir 4589) buyurmuştur.

Zenginin; yaşadığı ve para kazandığı çevreye bir teşekkür borcu vardır. Bu borç da, o çevredeki yoksul ve perişan insanlara yardım elini uzatmaktır. Âyet-i kerimede buyuruldu ki: “Zenginlerin mallarında fakir ve yoksulların hakkı vardır.”(Zâriyat 19)

Veren El, Alan Elden Üstündür

Kalplerde büyük bir yer tutan mal mülk sevgisi, insanı yüksek duygulardan yoksun bırakır ve bazen insanı fena işler yapmaya sürükler. İşte zekât sayesinde, kalbin bu zararlı duygusuna ve meyline direnilmiş olur, nefis de cimrilikten kurtulmuş olur.

Zekât, aynı zamanda müslümanı tembellikten kurtarır. Çünkü Efendimiz aleyhisselam, “Veren el, alan elden üstündür,” (El-Cami'us-Sağir 10027) buyurmakla, veren el olmamızı tavsiye etmektedir. Doğal olarak veren el olabilmek için de, çalışıp kazanmak gerekir. O halde, çalışma gücü olan müslümanlar, yoksulluktan kurtulmak ve zekât alan değil, zekât veren olmak için, meşru çarelere başvurarak zengin olmaya gayret etmelidirler. (Mehmet Can)

   sefkatyayincilik.com

 

   manahaber.com bağlantı verdiği sitelerin içeriğinden
   sorumlu değildir.

 

Paylaş :

Diğer Haberler
Erkeğin, Hanımına Karşı Görevleri...
Allahü Teâlâdan Başka Yaratıcı Yoktur!..
Kaza ve Kadere İmanın Mahiyeti
Âhirete İnanmayanın Vay Haline
Mesuliyetimiz Büyük, Daha Çok Çalışmalıyız!..
Rızkı Artıran, Ömrü Uzatan ve Hayatı Cennete Çeviren Bir İş!..
Müslüman Şahsiyetin En Temel Özelliği: Halîm Olmak
Kuran-ı Kerim En Büyük Mucizedir
Tasavvuf İlmi Neden Gereklidir?
Müslüman Mütevazı Olmalıdır...
Müslümanın Karakteristik Bir Vasfı: Hilim
Dinin Tarifi ve Mahiyeti
İslamda Hilmin Yeri ve Önemi
Kurban Hakkında Bilinmesi Gereken Bazı Hükümler
Arefe Gününün Fazileti Büyüktür
Din Nedir?
Müsamaha Medeniyeti...
Orucun Fayda ve Hikmetleri
Kadir Gecesi'nin Fazileti
BİRAZ EDEP YAHU
Mümin Her Zaman Tedbirli Olmalıdır
İman Hakkında Ne Biliyoruz?
Güler Yüzlü-Tatlı Sözlü Olabilmek
Mübarek Gün ve Gecelerin Fazileti
Büyük Zatların Huyu: TEENNİ
Birarada Yaşamanın Sigortası: İTİDAL
Tevhid'in Önemli Beş Delili!..
Kur’ân-ı Kerim En Büyük Mucizedir!..
Müslümanın İçi de Dışı da Temizdir!..
Kıyametin Küçük Alametleri
Din Nedir Bilir misin?
İnsanın Yaradılış Gayesi?..
Müminin Alamet-i Farikası!
Kuran-ı Kerim En Büyük Bir Mucizedir
Avrupa’nın Kürdistanları!
  YAZARLAR
  GAZETE 1. SAYFALAR
  ÖNE ÇIKANLAR
  TARİHTE BUGÜN
19 Mart 1877
Osmanlı Devleti'nin ilk Mebusan Meclis'i toplandı. ...
19 Mart 1920
İzmir Müdafa-i Hukuk kongresi toplandı. ...
19 Mart 1958
Türk denizcilik tarihinin en büyük faciasında, İzmit Körfezi'nde Lodos ...
19 Mart 1965
Çeltek linyit kömürü ocaklarında meydana gelen grizu patlaması sonucunda ...
 
  SON DAKİKA
» Deprem sonrası yeni önlem: Altın ithalatı durduruldu
» Depremde vefat edenlerin sayısı giderek artıyor!..
» Erkeğin, Hanımına Karşı Görevleri...
» Tarihî Harran Ulu Camii 8 Asır Sonra İbadete Açılıyor!..
» Siirt Fıstığı İçin Müthiş Tesis!..
» Ayasofya'da Gıyabî Cenaze Namazı Kılındı!..
» 31 yıllık Acı: Halepçe!..
» İslam'da Zekâtın Yeri ve Önemi!..
» Almanlar: Müslüman Başbakanı Tartışıyor
» Çamlıca Camii'nde İlk Ezan Okundu
» İmran Han: Keşmir Sorununu Çözen Nobel'e layıktır!..
» İstanbul Havalimanı’nda 16 Bin Kişiye İş Fırsatı!
» Çamlıca Camii'nde İlk Ezan Ne Zaman?
» İslam ve Müslümanlar Arasındaki Çelişki
» Kaza ve Kadere İmanın Mahiyeti
  PARA PİYASALARI
    Alış Satış
  USD %
  EUR %
  HAVA DURUMU
İstanbul /
Ankara /
İzmir /
  NAMAZ VAKİTLERİ
 
  GÜNÜN FOTOĞRAFI    Hepsini gör
  HARİTA

Haritayı Daha Büyük Görüntüle
  SON 24 SAAT
Copyright © 2008 - MANA HABER. Her Hakkı Saklıdır.  
manahaber.com bağlantı verdiği sitelerin içeriğinden sorumlu değildir.
Sitemizde yayınlanan yazı, resim, grafik, ses ve görüntüler, ancak izin alındıktan sonra, kaynak gösterilerek ve link verilerek yayımlanabilir.